Eurovision Tarihine Giriş (ESC101) - Bölüm 3

+2
Parthenios
kburakcan
6 posters

1 sayfadaki 2 sayfası 1, 2  Sonraki

Aşağa gitmek

Eurovision Tarihine Giriş (ESC101) - Bölüm 3 Empty Eurovision Tarihine Giriş (ESC101) - Bölüm 3

Mesaj tarafından kburakcan 21/3/2016, 20:12

Merhaba arkadaşlar, ben Burakcan Karadağ. "Eurovision Tarihine Giriş (ESC101)"in 3. bölümü ile karşınızdayım. İşte bu bölümün hikayeleri:


İlk şarkımız Yunanistan Yunanistan'dan. Kıbrıs Türkleri yıllardır Rum yönetimi altında işkenceye maruz kalıyor, ikinci sınıf vatandaş muamelesi görüyor, öldürülüyor, asimile edilmeye çalışılıyordu. Tam bu çalkantılı dönemde, 3 Nisan 1974 tarihinde Yunanistan ilk kez Eurovision'a katıldı. Yunanistan'ın ilk Eurovision macerasından sadece 3 ay sonra, Kıbrıs'taki olaylara bir dur demek için Türkiye, Kıbrıs'a girdi. Kıbrıs'ın kuzey yarısını ele geçiren Türkiye, başkent Lefkoşa'ya kadar ilerledi ve burada Yunanistan kuvvetleri ile karşılaştı. İki komşu ülke Kıbrıs Adası'nda karşı karşıya geldi. Yunanistan, Türkiye'ye savaş ilan etmek üzereyken Avrupa ülkeleri tarafından durduruldu;bütün Avrupa ve ABD, Türkiye'ye siyasi ve ekonomik ambargo uygulamaya başladı. Türkiye bu zor dönemde, 1975 yılında Eurovision'a ilk adımını attı. Türkiye'nin Eurovision'a başvurması ile beraber Yunanistan 1975 Eurovision'una katılmama kararı aldı. Bir sonraki yıl olan 1976'da ise ilk başvuruyu Yunanistan yaptı; ve bunun üzerine Türkiye yarışmaya katılmadı. Lakin Türkiye, her ne kadar yarışmaya katılmasa da yarışmayı canlı olarak yayınlamak ile yükümlüydü. Kıbrıs Barış Harekatı'nın akabinde ilk kez Eurovision'a katılan Yunanistan, tabii ki bu fırsatı iyi değerlendirmeliydi, ve değerlendirdiler de. Yunanistan, Eurovision 1976'ya Türkiye'nin Kıbrıs'ta zulüm yaptığını anlatan "Panagia Mou, Panagia Mou" adlı şarkıyla katıldı. Şarkıda Kıbrıs Adasının ne kadar güzel bir yer olduğu, fakat Türkiye'nin adayı bir cehenneme dönüştürdüğünden bahsediyordu. Doğal olarak Türkiye, şarkının siyasi propaganda içerdiğini ve diskalifiye edilmesini istedi; lakin Avrupa Yayın Birliği bu başvuruyu reddetti. Bütün Avrupa, Yunanistan'ın Türkiye aşağılamasını canlı izleyecekti... Eurovision zamanı geldi çattı, Yunanistan 10. sırada sahneye çıkacaktı. 9. sıradaki Norveç'in performansı sona erdi ve sıra Yunanistan'a geldi...



Bu sırada TRT de yarışmayı canlı yayınlıyordu, lakin Türkiye'de ekran başındaki herkes sıranın Yunanistan'a gelmesiyle şok geçirdi! Yunanistan'ın sırası geldiğinde TRT yayını kesti ve "Bir Başkadır Benim Memleketim" şarkısını çalmaya başladı! Bütün Avrupa Yunan propagandasını canlı izlerken Türkiye ise "Memleketim" ile gururlanıyordu. Herkes TRT'nin bu cesur hamlesini takdir etmiş ve gururlanmıştı. Lakin EBU, aynı müsamaayı göstermeyecekti. EBU, Türkiye'ye dönemin parasıyla 36.000 İsviçre Frankı para cezası verdi, bu rakam o dönem için gerçek anlamda büyük bir rakamdı. TRT, cezayı ödedi, lakin Avrupa Yayın Birliği'nin bu kararını protesto için 1977'de de yarışmaya dönmeyeceğini ilan etti. Lakin TRT bu zahmetleri boşa çekmişti; zira Avrupa, Yunanistan'ın bu siyasi propagandasına geçit vermemiş ve Yunanistan sadece 20 puanla 18 ülke arasından 13. olabilmişti...

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Sıradaki şarkımız Türkiye Türkiye'den. Yıl 1989. TRT'nin ulusal finalini Grup Pan, "Bana Bana" adlı şarkı ile kazanmış ve Türkiye'yi Eurovision'da temsil etme hakkı elde etmişti. Timur Selçuk'un yazdığı ve bestelediği eser, Türkiye'de büyük bir takdir topladı, Avrupa'da da temposundan ötürü şarkı beğenilmişti. Favori olarak gösterilmese de iyi bir derece alması bekleniyordu. Eurovision'da dereceye aç olan Türkiye'de de bu beklenti vardı. Eurovision'a doğru günler geçtikçe Timur Selçuk ve Grup Pan şarkıyı düzenleme ihtiyacı duydular. Grup Pan üyelerinden Hazal Selçuk, şarkının süresinin aynı tutulması kaydıyla temponun hızlandırılmasını önerdi. Bu öneri denendi, lakin şarkı hızlandırılınca, lakin sözler ve süre aynı kalınca şarkı epey boş duruyordu, bunun için boş kalan yerler hep "Bana bana, bana bana, bana bunu bana bunu bana bana" gibi sözlerle dolduruldu. Lakin ortaya çıkan iş beğenilmişti, şarkı böyle daha bir heyecanlı olmuştu. Eurovision'a bu versiyon ile gidilmeye karar verildi. Tarih 6 Mayıs 1989 olmuş, Eurovision günü gelmişti. Türkiye sahneye 5. sırada çıkacaktı. 4. sıradaki Hollanda'nın performansı sona erdi ve sıra artık Türkiye'nindi. Timur Selçuk orkestranın başına geçti, Grup Pan sahneye yerleşti, artık şarkının başlaması bekleniyordu. Timur Selçuk elini kaldırdı ve büyük bir hızla şarkıya başladı!



Selçuk, yarışmanın heyecanından olsa gerek, şarkıyı hızlı çaldırıyordu! Evet, şarkı olması gerekenden hızlı çalıyordu. Grup Pan üyeleri şaşırmış, fakat profesyonelliğin getirdiği soğukkanlılık ile uyum sağlamaya çalışmışlardı. Timur Selçuk gerçekten de çok hızlı çalıyordu, kendisi orkestrayı yönetirken kan ter içinde kalmıştı. En sonunda şarkı bitmişti. "Bana Bana", normal bitmesi gereken zamandan tam 15 saniye erken bitmişti! Salondaki seyirci şarkıyı büyük bir alkış yağmuruna tuttu, lakin ülke jürileri aynı beğeniyi göstermemişti. Türkiye sadece 5 puanla 22 ülke arasında 21. olabilmişti. Türkiye'ye dönüldüğü zaman Timur Selçuk, çok büyük eleştirilerle karşı karşıya kaldı. Herkes, Timur Selçuk gibi bir üstadın nasıl sahnede böyle bir hata yapabildiğini soruyordu. Fakat gerçekten Timur Selçuk da bilmiyordu niye o kadar hızlı çaldığını... Lakin şarkı Eurovision tarihine böyle geçmiş, her ne kadar iyi bir derece alınmamış olsa da Timur Selçuk şarkıyı normalinden hızlı olarak da mükemmel yönettiği için Eurovision tarihinin en iyi orkestra şeflerinden biri olarak tarihe geçmişti.

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Sıradaki şarkımız İspanya İspanya'dan geliyor. Yıl 1990. İspanya Devlet Televizyonu TVE, doğrudan bir seçim yapmış ve Eurovision için ülkenin sevilen ikililerinden "Azucar Moreno"yu görevlendirmişti. Azucar Moreno, Eurovision için güzel çalışmış ve Eurovision sahnesine ilk kez bir flamenko şarkıyla çıkmak için "Bandido" adlı şarkıyı hazırlamışlardı. Şarkı hem İspanya'da, hem de tüm Avrupa'da büyük bir sevgiyle karşılandı ve en büyük birincilik adayı olarak gösterildi. 1990 yılı için Avrupa Yayın Birliği ilk kez bir kural açıklamış, yarışmada tamamen orkestra kullanımını bitirmeyecek şekilde bir karaoke kullanımına izin verilmişti. Yani orkestranın kullanılması zorunlu olacak, lakin isteğe bağlı olarak bir arka fon olarak kasetten başka bir sözsüz ses çalınabilecekti. Azucar Moreno da bu kuralı rahatlatıcı bulmuş ve şarkıları "Bandido"ya kasetten çalınacak bir arka plan müziği hazırlamışlardı. Eurovision zamanı geldi çattı, İspanya sahneye 1. sırada çıkacaktı. Her şey hazırdı, orkestra şefi yerini almış, kaset takılmış, Azucar Moreno da sahne arkasında beklemeye başlamıştı. Orkestra şefi elini kaldırdı, kasete basıldı. Lakin ses gelmiyordu... Kaset çalmadı... Yaklaşık 15 saniye sonra aniden kasetten ses geldi, lakin şarkıya 30 saniye geç girilmişti. Azucar Moreno grubu kaset sesiyle beraber sahneye çıktı ama kasetin sorunlu olması sebebiyle sahneyi terk ettiler. O anları bütün Avrupa böyle canlı izliyordu:



Evet, ilk kez böyle bir izin verilmişti ve İspanya da sahnede 1. sıraya çıkarak bu teknolojiyi ilk kez kullanacaktı; lakin ilk kez kullanmaktan ziyade İspanya bu teknolojinin ilk "kurbanı" olmuştu. Tam 2 dakika geçmiş, fakat kaset hala düzelmemişti. Salondaki seyirciler Azucar Moreno'ya destek için alkışlamaya başlamıştı. Ve tam 2 dakikalık sessizliğin ardından kaset çalıştı! Şarkı başladı, orkestra başladı, Azucar Moreno sahneye çıktı ve performanslarını sergilediler. "Bandido"nun girişinde tam 46 saniyelik bir enstrümental giriş vardı, bu Eurovision tarihinde hala kırılamamış bir rekordur. Performans bitti, İspanya ekibi sahneden ayrıldı. Lakin herkes üzgündü, İspanya delegasyonu hala olayın şokunu yaşıyordu. Böyle bir hata Avrupa seyircisi nezdinde hoş karşılanmayacaktı; ve öyle de oldu. Yarışmadan önce en büyük birincilik adayı olan İspanya, yarışmanın sonunda 96 puanla 5. olabilmişti. O kaset problemi olmasaydı İspanya'nın çok rahat bir şekilde birinciliği göğüsleyeceği o dönem herkes tarafından dillendirilmişti, lakin artık olan olmuştu... Ve İspanya bu tecrübenin ardından uzun bir süre kasetten arka plan çalmadı...

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Sıradaki şarkımız Almanya Almanya'dan. Yıl 1999. Tam 35 sene önce Almanya'ya işçi olarak gitmeye başlayan Türkler her yıl gittikçe çoğalıyor, nüfus olarak hızlı bir artış gösteriyorlardı. Sayıları 1 Milyon'u geçmişti. Ve Türkler artık siyasete bile dahil olmuşlardı. Lakin dahil olmadıkları tek bir şey vardı; Eurovision. Evet, 1956'dan beri Eurovision'a katılan Almanya'yı bir Türk temsilci temsil etmemişti. Artık sıra buna gelmişti. Bu ideal için ilk adım atan "Chicco Özden" lakaplı bir kızdı. Almanya'daki Türk arkadaşlarını toplamış ve ulusal finale katılmak için "Sürpriz" adlı grubu kurmuştu. , Chicco Özdeni Zeyno Filiz, Deniz Filizmen, Bülent Ural, Yasemin Akkar ve Savaş Uçar'dan oluşan grup, 1999 Almanya Ulusal Finali için "Reise nach Jerusalem - Kudüs'e Seyahat" adlı şarkıyı hazırladı. Şarkıda hem Almanca, hem Türkçe, hem İbranice kullanılıyordu. Almanya'daki Türk azınlık tarafından oldukça sahiplenen Sürpriz grubu, ulusal finali kazanmayı beklemese de Türklerin gücünü göstermek, en azından kazanmaya çalışmak istiyorlardı. 12 Mart 1999'da ulusal final yapıldı. Ve beklenildiği üzere Corinna May'ın "Hör Den Kindern Einfach Zu" adlı şarkısı Almanya'yı temsil hakkı kazandı. Corinna May, bu şarkısıyla oyların tam %32.6'sını alarak açık ara kazanmıştı. Sürpriz grubu ise "Reise Nach Jerusalem - Kudüs'e Seyahat" ise %16.2 oy oranında kalarak 2. olabilmişlerdi. Türkler üzgündü, lakin %16 gibi bir oy almak da büyük bir başarıydı. Almanya'daki Türk oranının %2 civarı olmasına rağmen %16 oy alabilmek Sürpriz grubunu sevindirmişti; lakin Eurovision hayalleri suya düşmüştü. Corinna May galibiyetinin sevincini yaşarken ulusal finalden 4 gün sonra Almanya Devlet Televizyonu NDR, bir açıklama yaptı ve "Ulusal finalde birinci olan şarkının 2 sene önce yayınlanmış başka bir şarkının coverı olduğunu tespit ettik. Bu durumda Corinna May diskalifiye edilmiştir. Ülkemizi Eurovision'da ulusal finalde 2. olan Sürpriz grubu temsil edecektir." açıklaması yapıldı! Evet, bir mucize olmuş ve Sürpriz grubu Almanya'yı temsil etmek için Kudüs yolunu tutmuştu! Tüm Türkler sevinç içindeydi, Almanya'yı uluslararası bir arenada bir Türk grubun temsil etmesi çok büyük bir gururdu. Lakin Almanlar aynı şeyi düşünmüyorlardı. Medyada Sürpriz grubuna karşı büyük bir linç kampanyası başlamış, hatta Almanya'nın Eurovision'dan çekilmesini isteyenler bile olmuştu. Lakin Almanya Devlet Televizyonu NDR bu çağrılara kulak asmadı ve Sürpriz grubunun Eurovision'a gitmesi kesinleşti! Tarihler 29 Mayıs 1999'u gösterdiğinde İsrail'in Kudüs şehrinde Eurovision macerası başlıyordu. Almanya, sahneye 21. sırada çıkacaktı. 20. sıradaki Malta'nın performansı sona erdi ve sıra Almanya'ya geldi. Bütün Avrupa, Almanya bayrağı altında Türk ezgilerini dinliyordu:



Sürpriz grubu şarkılarıyla büyük bir destek görmüş ve salonda büyük bir alkış almışlardı. Almanlar bu kadar sevgi beklemiyorlardı ve doğal olarak şaşkınlardı. Oylama başladı, ve inanılmaz bir şekilde Almanya önde gidiyordu! Türkiye dahil olmak üzere tam 5 ülkeden 12 puan alınmıştı ve liderlik sürdürülüyordu. Lakin son 4 ülkeye gelindiğinde işler bozuldu... Son 4 ülkenin 3'ü İsveç'e 12 puan verdi ve İsveç birincilik koltuğuna oturdu. Almanya ise İsveç ve İzlanda'nın gerisinde kalmış, 140 puanla 3. olabilmişti. İkinci olan İzlanda ile aralarında sadece 6, birinci İsveç ile ise aralarında 26 puan vardı. Her ne kadar birincilik son düzlükte kaçmış olsa da Almanya 3.lüğe seviniyordu; Sürpriz grubu da öyle. Bir Türk grubu, Almanya'yı Eurovision'da 3. yapmış olmanın gururunu taşıyor; böylece Almanya'da Türklere olan önyargılı bakış açısının değişmeye başlamasını sağlıyordu...

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Sıradaki şarkımız Rusya Rusya'dan. Yıl 2003. Rusya'da iki lezbiyen kızdan oluşan t.A.T.u. adlı grup şarkılarıyla patlama yapmış ve bir anda bir efsane haline gelmişti. Rusya da bu fırsatı değerlendirdi ve t.A.T.u. grubunu doğrudan Eurovision'a göndermeye karar verdi. Kızlar Eurovision için "Ne Ver', Ne Boysia" adlı şarkıyı hazırlamışlardı ve şarkı gerçekten Avrupa listelerini alt üst etti. Bahis şirketlerinin gözünde Rusya açık ara favoriydi ve birinci olmamasına imkan yoktu. Takvimler Mayıs 2003'ü gösterdiğinde tüm ülke delegasyonları gibi Rusya delegasyonu da Eurovision'un yapılacağı şehir olan Letonya'nın başkenti Riga'ya geldi. Asıl olaylar burada patlak verdi. t.A.T.u. ikilisi verdiği ropörtajlarda çok havalı davranıyor, diğer ülke temsilcilerini küçük düşürüyor ve birincilik için çok iddialı konuşuyorlardı. Bir ropörtajda Almanya'nın eşcinsel temsilcisi Lou ve eşcinselliği teşvik eden şarkısı "Let's Gey Happy" hakkında ne düşündükleri sorulduğunda, t.A.T.u. kızlarından Julia Volkava, Alman temsilcisinin yaşını ima ederek "Bizim ülkemizde de körlere ve yaşlılara iyi davranılır, lakin Eurovision'a gönderilmez." dedi. Bu açıklama Almanya basınında büyük bir tepki gördü. Almanya temsilcisi Lou, yarışmayı salonda izleyecek seyircilere seslenerek "Rusya'yı sahnede yuhlayın." dedi. Bu açıklamaların ardından provalar geldi. Rusya ilk provasında büyük bir hayal kırıklığı yarattı. İddiaya göre Julia Volkava boğaz ağrısı çekiyordu ve şarkıyı bundan ötürü çok kötü seslendirdiler. Lakin Rusya delegasyonu bunu kabul etmedi ve "Ses sistemi, sahne düzeni ve ışıklandırma kötü." açıklaması yapıldı. Bu açıklamanın ardından dönemin Avrupa Yayın Birliği Eurovision Başkanı Sarah Yuen tartışmalara katıldı ve "Rusya'nın şarkısı kötü bir pop. Onlardan iyi olmalarını bekleyemeyiz." dedi. Eurovision tarihinde ilk kez bir EBU Başkanı bir ülkenin şarkısına açıkça eleştiri getirmiş ve cephe almıştı. EBU'dan gelen bu açıklamaya sinirlenen t.A.T.u. ikilisi, 2. provalar sırasında sahnede öpüştü! Avrupa Yayın Birliği bunu asla kabul edemezdi, Avrupa henüz böyle bir olaya hazır değildi. Rusya delegasyonuna "Bunu asla canlı yayında yapmayacaksınız." denildi, lakin kızlar inat ettiler. Bunun üzerine EBU, Rusya'nın performansını önceden çekip yarışma sırasında sıra Rusya'ya geldiğinde banttan yayınlama kararı aldı. Amacı Avrupa'nın ortak bir canlı yayında buluşması olan Eurovision'da ilk kez bir performans banttan yayınlanacaktı. Bunun üzerine kızlar geri adım attı ve sahnede öpüşmeyeceklerini söylediler; ve problemler "bir süreliğine" çözüldü. Yarışma günü geldi çattı, Rusya sahneye 11. sırada çıkacaktı. 10. sıradaki Almanya'nın performansın sona erdi ve sıra Rusya'ya geldi. Ve Alman temsilcisinin çağrısı yankı bulmuştu, salon Rusya'yı yuhlamaya başladı! Bu yuhlamalar arasında kızlar performanslarına başladı:



Şarkı bitti, ve salondan alkış koptu! Baştaki yuhlamadan eser kalmamış, herkes performansa bayılmıştı! Oylama vakti geldi çattı, Rusya en başından beri ilk 3'te gidiyordu lakin yanında beklenmedik iki rakip vardı: Türkiye ve Belçika. Bahislerde Türkiye'nin kazanmasına 20, Belçika'nın kazanmasına ise 50 oran veriliyordu. Bu iki ülkenin yarışa dahil olması büyük bir sürpriz olmuştu. Yarışmanın sonunda ise Türkiye yarışmayı 167 puanla kazanırken, Belçika 165 puanla 2., Rusya ise 164 puanla 3. olmuştu. Lakin normalde halk oylaması ile oylarını belirleyecek olan İrlanda, teknik sıkıntılar yerine jüri oylaması kullanmıştı ve bu oylamadan ne Türkiye'ye, ne de Rusya'ya puan çıkmamıştı. Rusya İrlanda'nın oylamasına itiraz etti. "Halk oylamasının sayıldığı kadarı kullanılsın." diye itirazda bulunan Rusya, İrlanda'dan beklediğini bulamadı. İrlanda Devlet Televizyonu RTE, gelen halk oylarını açıkladı ve halk oylarından Rusya'ya sadece 2 puan çıkıyor, bu da Rusya'yı sadece 3.lükten 2.liğe çıkarabiliyordu. Türkiye'nin birinciliği değişmiyordu. Bunun üzerine Rusya itirazını geri çekti, ve Türkiye resmen tarihindeki ilk Eurovision birinciliğini kazanmış oldu.

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Bölümümüz burada sona erdi. Haftaya 4. Bölüm ile görüşmek üzere, hoşçakalın. Smile Okuduğunuz için teşekkür ediyorum, yorumlarınızı bekliyorum.
Smile
kburakcan
kburakcan
Musican


Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Eurovision Tarihine Giriş (ESC101) - Bölüm 3 Empty Geri: Eurovision Tarihine Giriş (ESC101) - Bölüm 3

Mesaj tarafından Parthenios 21/3/2016, 21:45

Yine çok güzel bir yazı ve senden istediğim 2 ülkeyi yazına dahil ettiğin için teşekkür ederim. Her şeyiyle mükemmel I love you Sadece Ispanya'nın başına gelen olayla ilgili tam bilgi sahibi değildim sayende oda tamamlanmış oldu. Haftayı merakla bekliyorum. I love you
Parthenios
Parthenios
Musican

Nerden : Bartın

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Eurovision Tarihine Giriş (ESC101) - Bölüm 3 Empty Geri: Eurovision Tarihine Giriş (ESC101) - Bölüm 3

Mesaj tarafından kburakcan 21/3/2016, 22:08

Parthenios demiş ki:Yine çok güzel bir yazı ve senden istediğim 2 ülkeyi yazına dahil ettiğin için teşekkür ederim. Her şeyiyle mükemmel I love you Sadece Ispanya'nın başına gelen olayla ilgili tam bilgi sahibi değildim sayende oda tamamlanmış oldu. Haftayı merakla bekliyorum. I love you

Ben teşekkür ederim bu güzel yorumun ve övgülerin için Smile Sevindim Smile
kburakcan
kburakcan
Musican


Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Eurovision Tarihine Giriş (ESC101) - Bölüm 3 Empty Geri: Eurovision Tarihine Giriş (ESC101) - Bölüm 3

Mesaj tarafından elayz 21/3/2016, 22:17

Merakla beklediğim yazı dizisini büyük bir keyifle okudum yine Smile
Yunanistan olayında söylenecek çok şey olmasına karşın fazla bir şey söylemek istemiyorum ülkemize karşı tarihten beri süregelen gereksiz düşmanlık kötüleme çabaları vs.. o yılda deli cesareti mi göstermişiz ne yapmışız yayını kesip aslında özü bize ait olmayan İsrail'in halk şarkısı olan fakat sözlerinden ötürümüdür nedir bizi coşkulandıran Ayten Alpman'ın yorumladığı şarkıyı ekrana vermemiz ne derece doğru olmuş tartışılır bu gün olsa yaparmıydık aynı şeyi o da ayrı konu.
İspanyaaa Bandidooo Crying or Very sad en sevdiğim İspanya şarkılarından ve bu tür talihsiz olaya kurban gitmsine gerçekten çok üzülmüştüm bende ilk okuduğumda o moral bozukluğu ile yine de kötü bir performans sergilediklerini düşünmüyorum hakkı yenmişti az da olsa bence

99'da ki bir nevi de Türkiye'nin başarısıydı ama bize karşı oluşan ön yargının kırılmasında etkisi falan olduğunu düşünmüyorum
Tatu'ya gelince ise o sene abartılmıştı o şarkı sırf Tatu olduğu için şarkıları olsun performansları olsun o kadarda iyi değildi açıkçası uydurma dille yazılan Sanomi bile çok daha iyiydi hatta o umarsız saygısız tutumlarına karşı almış oldukları derece çoktu bile
Emeğine sağlık Burakcan sayende tekrar maziye gidip anılarımızı canlandırdık Smile
elayz
elayz
Musican

Nerden : Mersin

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Eurovision Tarihine Giriş (ESC101) - Bölüm 3 Empty Geri: Eurovision Tarihine Giriş (ESC101) - Bölüm 3

Mesaj tarafından kburakcan 21/3/2016, 22:34

Çok teşekkürler okuduğun ve yorumladığın için @elayz Smile Sevindim böyle uzun uzun yorum yaptığına Smile Böyle uzun yorumları okumayı seviyorum ve kendimi daha değerli hissettiriyor; sağol Smile
kburakcan
kburakcan
Musican


Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Eurovision Tarihine Giriş (ESC101) - Bölüm 3 Empty Geri: Eurovision Tarihine Giriş (ESC101) - Bölüm 3

Mesaj tarafından elayz 21/3/2016, 22:39

aa ne demek mutlu oldum şimdi bu mesajına Smile @kburakcan sen yeter ki uzun yorum iste Very Happy
Bu arada Türkiye'yi unutmuşum açıkçası pekte sevmediğim şarkılarımızdan ama Timur Hoca'nın heyecanını neler hissettiğini az çok tahmin edebiliyorum ve temsilcilerimiz cidden profosyonellik gstermişler ve sorunsuz atlatmışlar o anlamda büyük başarı ben olsam orada düşer bayılırdım kesin Wink
elayz
elayz
Musican

Nerden : Mersin

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Eurovision Tarihine Giriş (ESC101) - Bölüm 3 Empty Geri: Eurovision Tarihine Giriş (ESC101) - Bölüm 3

Mesaj tarafından kburakcan 21/3/2016, 23:00

Ahahha, o da onların farkı olsun Very Happy @elayz
kburakcan
kburakcan
Musican


Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Eurovision Tarihine Giriş (ESC101) - Bölüm 3 Empty Geri: Eurovision Tarihine Giriş (ESC101) - Bölüm 3

Mesaj tarafından Onur 21/3/2016, 23:09

Rusya'nın yaptığı paçozluğu her gün ben hastanede yapıyorum. Bayıldım konuya Very Happy
Onur
Onur
Yönetici


Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Eurovision Tarihine Giriş (ESC101) - Bölüm 3 Empty Geri: Eurovision Tarihine Giriş (ESC101) - Bölüm 3

Mesaj tarafından Hakan 21/3/2016, 23:19

"Bana bana" harbiden çok hızlıymış Very Happy

Yazıyı keyifle okudum onu da belirteyim.
Hakan
Hakan
Genel Yetkili


Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Eurovision Tarihine Giriş (ESC101) - Bölüm 3 Empty Geri: Eurovision Tarihine Giriş (ESC101) - Bölüm 3

Mesaj tarafından kburakcan 21/3/2016, 23:54

Onur demiş ki:Rusya'nın yaptığı paçozluğu her gün ben hastanede yapıyorum. Bayıldım konuya Very Happy

Ahahhaa Very Happy Teşekkürler Smile

Hakan demiş ki:"Bana bana" harbiden çok hızlıymış Very Happy

Yazıyı keyifle okudum onu da belirteyim.

Çok teşekkürler, çok sevindim Smile
kburakcan
kburakcan
Musican


Sayfa başına dön Aşağa gitmek

1 sayfadaki 2 sayfası 1, 2  Sonraki

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz